bazenöyleolur

Kendimi bile çizmiştim kahraman olurum umuduyla.

juin 2021 Arşiv

Pandeminin yorgunluğu

Her şey değişir.

Değişimler iyi ya da kötü değildir. Değişim, değişimdir.

Ne kadar çok şey değişmiş. O kadar çok güncelleme gelmiş ki yazıyı yanlış yere yazıyormuş gibi hissediyorum. Eski alışkanlıklarımızı bir anda görememek ve bıraktığımız gibi bulamamak elbette ki önce korkutuyor. Gelecek günler bendeki etkilerini daha iyi göreceğiz. Hissediyorum.

Bazen planladığım gibi ilerlemiyor bazı programlar. Biliyorum, hiçbir zaman istediğimiz gibi ilerlemezler. Bazı günler gerçekten güne iyi başlamak için çok basit bir program hazırlıyorum. Uyanmak ve güzel bir motivasyon ile yapılacakları gerçekleştirmek dışında planladığım ve programladığım hiçbir şey olmamasına rağmen her şey birbirine dolanıyor ve biterken gün ben uzaklara dalıp nasıl da hiçbir şey yapamadığımı düşünerek iç geçirip dertleniyorum. Kimi zaman bu bir döngü haline geliyor. Bu döngüden çıkmak ve kendimi kurtarmak isterken daha çok bu döngünün kurbanı olmuş gibi hissediyorum.

La vie…

Son günlerde enerjimi buldum derken artan sıcaklık ile bu kez de beynimi kaybetmiş gibi hissediyorum. Neyi arayıp bulursam bir başka şeyi kaybediyorum. Bu tarz durumlarda her şeyi yakalayıp camdan bir dolaba kitlemek ve ihtiyaç halinde kırıp hepsini kullanmak istiyorum. Biliyorum ki şu günler tam olarak ihtiyaç duyduğum bir döneme denk geliyor. Pandeminin üzerimde bıraktığı ölü toprağı saçlarımı keserek atabileceğimi düşünmek biraz iyi niyet oldu.

Her ne kadar her yer açılmaya başlamış ve tünelin ucundaki o parlak ışıltı gözlerimi kamaştırıyor olsa da içimde biriktirdiğim kırıklıklarım, pişmanlıklarım, üzüntülerim, sevinçlerim, tutkularım, kahkahalarım nereye, nasıl yönleneceğini bilemiyor. O yüzden yine her zaman olduğu gibi duygularımı karşıma alıp konuşmak yerine ardıma bakmadan kaçmak istiyorum. Bu da Fransa’nın bana katmış olduğu iyi ya da kötü diye nitelendiremediğim bir davranış oldu.

Aslında kaçmaktan hoşlanmıyorum. Çünkü bu zamana kadar kaçtığım ne varsa beni koşturmamış aksine geri geri yürütmüş ve kendisine çekmiştir. Şimdi de sorgulamak istemediğim ve bir miktar ötelere itelediğim fikirleri karşıma alıp “ne var ne yok” diye sormam gerekiyor. Zamanımı iyi organize edebilirsem…

Yapılacak projeler, gidilecek yollar, sürülecek patenler ve çalışılacak eğitimler mevcutken kendimi hiçbirini yapamazken buluyorum. Yıllar sonra da buraya böyle geri dönüş yaparak yine bir bazenöyleolur klasiği olarak sözler verip ben geldim demeyeyim. Çünkü gelmedim. Biliyorum ki yazmak istediğim ve dökmek istediğim kelimeler var ama şimdi değilin kurbanı olarak bir başka zaman dilimine kargo yapıp gönderiyorum.

Hala buralara girip çıkan ve okuyan birileri var mı bilmiyorum ama eğer sen şu an bu yazıyı okuyorsan umarım iyisindir. İyi ol.